
Bursaspor’un şampiyonluğu, bu lig üzerine spekülasyon yapanların, özellikle Sadri Şener’in bazı dikkatsiz demeçleriyle ilgili ileri geri konuşanların heveslerini kursağında bıraktı.
Bu lig makûs talihini yendi. Bir başka şampiyon çıkardı. Artık umuduz odur ki arkası gelir, birçok başka takım bu yoldan yürür.
Fenerbahçeli kardeşlerime tavsiyem olabilir mi bu anda, emin değilim. Çok üzüntülüler. Denizli sendromunu yaşadılar. O gün yollara düşüp Denizli stadından geri dönüş macerasını yaşayanlar, 16 Mayıs akşamını da çok kötü hatırlayacak. Saracoğlu Stadı, birçok mutsuz insana tanıklık etti önceki akşam.
Biliyorum onlar, içerde 2-0 önde girdiği Bursaspor maçını 3-2 verdikleri görüntülerini seyretmek istemeyecekler. Bursalılar Fenerbahçelilerin durumunda olsaydı, İstanbul BB maçını seyretmek istemeyeceklerdi.
Fenerliler, Cristian’ın direkten dönen topunu konuşacak. Yıllar önce Denizli’de Appiah’ın vurduğu top girseydi bu macera başka seyrederdi. Güiza’ya belki çok kızacaklar. Kızmasınlar. Belli olmaz, o da Güney Afrika’dan gol kralı olarak döner belki.
Fenerbahçeliler, on yedi kez ipi göğüslemiş bir takımın taraftarı olarak, tarihinde ilk kez şampiyon olan bir takımın taraftarlarını anlasınlar. Onların sevincini paylaşsınlar. Sonuçta iki ayrı statta yirmi iki oyuncu bir oyun oynadılar. Yeşil-Beyazlılar kazandılar.
Bursalılar da, bir şey yapsınlar. Diyarbakır-spor’un Bank Asya’ya düşmesinde, Bursa’daki ilk maç dâhil olmak üzere Diyarbakır’daki rövanş maçının etkisi büyük. Hani maçın kırılma anı vardı ya, Diyarbakırspor da orda kırıldı. Hem de çok kırıldı. Bu kırgınlığı, kazananın anlaması gerekiyor. Eğer isterse.
Bursalılar, Ankaragücü taraftarıyla yaptığını, Diyarbakır’la yapsın. Diyarbakırspor’u kardeş takım ilan etsin. Diyarbakırspor’un Bank Asya’daki Bursa’ya yakın maçlarına gidip pankart açsın. “Gecikmiş bir özür borcumuz var” desinler. Bursalılar şunu bilsinler. Ankara’yla değil, Diyarbakır’la barışmak zorundalar.
Bursaspor nasıl ve neyi hazmedebileceğini hafta içinde gösterdi. “Kaybedersek eğer” dedi, “İkinciliği de aynı şevkle kutlayacağız.” Şimdi bunun devamını getirmeli.
Devamını getirirse, futbol daha güzel olacak.
Ama bu artık Bursaspor’a bağlı.
O da, ‘farklı’ şampiyon olup olamayacağına...
ERKAN GOLOĞLU
Bu lig makûs talihini yendi. Bir başka şampiyon çıkardı. Artık umuduz odur ki arkası gelir, birçok başka takım bu yoldan yürür.
Fenerbahçeli kardeşlerime tavsiyem olabilir mi bu anda, emin değilim. Çok üzüntülüler. Denizli sendromunu yaşadılar. O gün yollara düşüp Denizli stadından geri dönüş macerasını yaşayanlar, 16 Mayıs akşamını da çok kötü hatırlayacak. Saracoğlu Stadı, birçok mutsuz insana tanıklık etti önceki akşam.
Biliyorum onlar, içerde 2-0 önde girdiği Bursaspor maçını 3-2 verdikleri görüntülerini seyretmek istemeyecekler. Bursalılar Fenerbahçelilerin durumunda olsaydı, İstanbul BB maçını seyretmek istemeyeceklerdi.
Fenerliler, Cristian’ın direkten dönen topunu konuşacak. Yıllar önce Denizli’de Appiah’ın vurduğu top girseydi bu macera başka seyrederdi. Güiza’ya belki çok kızacaklar. Kızmasınlar. Belli olmaz, o da Güney Afrika’dan gol kralı olarak döner belki.
Fenerbahçeliler, on yedi kez ipi göğüslemiş bir takımın taraftarı olarak, tarihinde ilk kez şampiyon olan bir takımın taraftarlarını anlasınlar. Onların sevincini paylaşsınlar. Sonuçta iki ayrı statta yirmi iki oyuncu bir oyun oynadılar. Yeşil-Beyazlılar kazandılar.
Bursalılar da, bir şey yapsınlar. Diyarbakır-spor’un Bank Asya’ya düşmesinde, Bursa’daki ilk maç dâhil olmak üzere Diyarbakır’daki rövanş maçının etkisi büyük. Hani maçın kırılma anı vardı ya, Diyarbakırspor da orda kırıldı. Hem de çok kırıldı. Bu kırgınlığı, kazananın anlaması gerekiyor. Eğer isterse.
Bursalılar, Ankaragücü taraftarıyla yaptığını, Diyarbakır’la yapsın. Diyarbakırspor’u kardeş takım ilan etsin. Diyarbakırspor’un Bank Asya’daki Bursa’ya yakın maçlarına gidip pankart açsın. “Gecikmiş bir özür borcumuz var” desinler. Bursalılar şunu bilsinler. Ankara’yla değil, Diyarbakır’la barışmak zorundalar.
Bursaspor nasıl ve neyi hazmedebileceğini hafta içinde gösterdi. “Kaybedersek eğer” dedi, “İkinciliği de aynı şevkle kutlayacağız.” Şimdi bunun devamını getirmeli.
Devamını getirirse, futbol daha güzel olacak.
Ama bu artık Bursaspor’a bağlı.
O da, ‘farklı’ şampiyon olup olamayacağına...
ERKAN GOLOĞLU
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder